ORGANİK KİRAZ YETİŞTİRİCİLİĞİ İLE İLGİLİ PROJE SONUÇLANDI
Eğirdir
Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, 2003 yılında Tarımsal Araştırmalar ve
Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) projesi olarak başlayan "Eğirdir
(Isparta) Koşullarında Farklı Anaçlarla Organik Kiraz Yetiştiriciliğinin
Uygulanabilirliği" isimli çalışmayı tamamlandı.
Kurum
Müdürü E. Murat DOLUNAY yaptığı açıklamada, son yıllarda tüm dünyada olduğu
gibi ülkemizde de sağlıklı üretim şekli olan Organik yetiştiriciliğe önem
verildiğini ve bu sistemle yapılan üretimin gün geçtikçe artmakta olduğunu
söyledi. DOLUNAY, kurumda daha önce de organik çilek ve elma yetiştiriciliği
ile ilgili 2 projenin tamamlandığını ve buradan elde edilen sonuçların organik
yetiştiricilik yapan veya yapacak olan üreticilerin istifadesine sunulduğunu
belirtti..
Yetiştirme
Tekniği Bölüm Başkanı ve proje lideri olan Dr. Adem ATASAY, meyvecilikte
yetiştirme tekniği ile ilgili projelerin 7-8 yıl gibi uzun zaman aldığını
belirterek, bu projenin de 8 yıl sürdüğünü ve gerekli değerlendirmelerin
yapılarak 2012 yılında sonuçlandırıldığını söyledi. Dr. ATASAY, organik meyve
yetiştiriciliği konusunda gerek sistemin işleyişi, gerekse yetiştirme tekniği,
bitki besleme ve zirai mücadele konularında Türkiye’de bilgi eksikliğinin
bulunduğunu, bu açığın kapatılması için
Eğirdir de yapılan çalışmaların hem bölge halkına hem de benzer özellik
gösteren diğer bölgelere faydalı olacağını belirtti.
Projeyi
değerlendiren Dr. ATASAY şunları söyledi: Projede Gisela 5, Maxma 14 ve SL 64
olmak üzere 3 farklı anaç, çeşit olarak
ise Türkiye’de markalaşmış olan 0900 Ziraat çeşidi kullanılmıştır. Her yıl fenolojik veriler, verim, kalite
değerleri, ağaç gelişimleri incelenmiş ve 8 yıl sonunda ekonomik analiz
yapılarak organik kiraz yetiştiriciliğinin bölgemizde ve benzer ekolojilerde
uygulanabilirliği değerlendirilmiştir.
Proje ile ilgili elde edilen
sonuçlar kısaca şunlardır:
1.Organik
ve konvansiyol (klasik) yetiştiricilikteki verim ve kalite, anaçlara göre
farklılık göstermiştir. Dekara en yüksek verim Gisela 5 anaçlı ağaçlardan
alınırken, en iri meyveler Maxma 14 anaçlı ağaçlardan alınmıştır.
2.Organik
yetiştirircilikteki verim konvansiyonele göre % 15-24 arasında daha düşük
bulunmuştur.
3.Besin
elementlerinin yeterliliği bakımından, herhangi bir problem yaşanmamış ve
bitkilerin yeterli beslenebildiği görülmüştür.
4.Çalışmada
kirazın ana hastalıkları (yaprak delen vb.) ve ana zararlısı (kiraz sineği vb.)
önemsenecek düzeyde görülmemiş, iklime bağlı olarak yıllara göre farklı
popülasyonlarda oluşan yaprak biti zararlısı ile fazlaca mücadele edilmiştir.
5.Organik
kiraz yetiştiriciliğinde maliyetler konvansiyonel (klasik) yetiştiriciliğe göre
biraz daha yüksek bulunmuştur. Bunun en büyük nedeni bitki besleme için işgücü-makine
ücretleri ile yaprak bitinde kullanılan
preparatların pahalı olması ve çalışma
yapılan alanın küçük olması nedeniyle sertifika ücretinin yüksek olmasıdır.
Üreticinin organik olarak yetiştirdiği ürünü konvansiyonel olarak
yetiştirdiğine göre yaklaşık % 20-25 daha yüksek fiyata satması durumunda bu
maliyeti rahatlıkla tolere edebilecektir.
6. Eğirdir
(Isparta) ve benzer koşullarda organik kiraz yetiştiriciliği yapılabilir. Eğer
bu yetiştiricilik, birlikler oluşturularak büyük alanlarda yapılacak olursa, kullanılan
iş gücü ve tarımsal girdi maliyeti azalacak, sertifika ücreti de önemsenmeyecek
düzeye düşecektir. Organik tarıma
verilen üretim destekleri göz önüne alındığında toplam maliyet oldukça azalacak,
karlılık ise artacaktır.
Organik
kiraz yetiştiriciliği ile ilgili proje Dr. Adem ATASAY liderliğinde yürütülmüş
olup, Zir. Yük. Mühendisleri, Mesut İŞÇİ, Kadir UÇGUN, F. Pınar ÖZTÜRK ve Dr. Suat
KAYMAK yardımcı araştırıcı olarak görev almışlardır. Proje, Ankara Zirai
Mücadele Enstitüsü işbirliği ile yürütülmüştür.
Yorumlar
Yorum Gönder