Eylül ü uğurlamaya hazırlanıyorum.Uğurladığım kaçıncı Eylül bu inanın bilmiyorum.Eylül sarı giyer,etekleri rüzgarda uçuşur.Ben el sallarım ardından,o aldırmadan gider.Hüzünbaz bir çehresi vardır Eylül ün.Öyle ki onu her gören bakışlarını ondan kaçırır çünkü muhatabının gözlerine kenetlenince gözleri, o gözler kendisine bakana; "Fanisin!" Der. Fani olduğunu hatırlaması bir insanın ne de acıdır.Bıçak yarası gibi bir iz bırakır bu cümle bende.Faniyim,fanisin,faniler. Hem kaçınırım, hem de yaklaşırım bu kelimeye usul usul.Siz bilmezsiniz ama ben bilirim;İFLAH OLMAZ BİR MAZOŞİSTİM BEN. Bununla kalsa iyi, kalmaz ki. Aç,sersefil kalınca gözleri yerde, eller elpençe acınacak bir hal takınıp yüzüne;Ne iş olsa yaparım abi,medet! diyende, sonrasında gün yüzü görünce,biti kanlanınca, işverenine; Sende kimsin be, alem buysa kral benim! Diyen de ben.Hal böyleyken gözlerinde hüzün gezinen Eylül ardından el sallamama tepkisiz kalmaz da ne yapar.Eylül ü severim be n,çünkü ölgün,solgun,sa