Sen Biliyorsun
Sen Biliyorsun Yine gözlerinden bir yudum nefes alıp sana yazıyorum. Bu gece yürek mürekkebiyle yazılmış onca karalamaya inat seni yaşıyorum satırlarımda. Sen ve ben, iki ayrı kentin sabahında aynı güneşle uyanan iki sevdalı. İmkânsızlığın içinde yokluğunun acı nefesinde "aşkı" soluyan iki yürek. Suyla ateşin geceyle güneşin birbirlerini sevmesi gibi imkânsız olsa da aldırma. Yağmuru dilenen kuru çöl toprakları gibi her sabah, Güneşi bekleyen kuru yaprak gibi akşam kızıllığında nefesini soluyorum. Öfke rüzgâr gibidir bir süre sonra diner ama birçok dal çoktan kırılmıştır. Can diyorsun bana can, yana bildiğince yan. Cehennem ateşi sönük kalmalı yüreğinde. Ne bir damla su oluyorsun ne üflüyorsun. Geçmiş karşıma bitmemi izliyorsun. Gül diyorsun bana gül. Gülden daha dikenli olsun istiyorsun bu beden. Ne yaprağımı...